İşgalin ardından hemen , ülkede ayrışmalar körüklendi ayrı ayrı eksenli çatışmalar yoğun bir güvensizlik ortamı yarattığından tüm kimlikler ve sosyal ilişkiler yerli yerinden sarsıldı. Bu kritik durumu önlemek için , büyük şehirlerde , kasabalarda , ülkenin her yerinde , özellikle yolların giriş , çıkışında , bölgeleri birbirinden ayırma amaçlı beton duvarlar dikildi sonradan ülkede şiddetin %80 azalması üzerine ve bunun yanında Irak – ABD arasında imzalanan anlaşmaya göre , Irak güçleri kısmen ülkede emniyet durumunu ve egemenliği sağlamak görevini üstlenerek , ilk yaptığı iş o utanç duvarlarını ve betonları hemen kaldırdı , kısmen her yer insanlara açık ve serbest oldu. Telafer ilçesinin özgün coğrafi konumu ve toplumsal yapısı nedeniyle , Irak'ın genelindeki çatışma ortamının Telafer'e yansımış ve orda odaklama halini almıştı. Musul bölgesinde demografik ve siyasi değişimi sağlama amaçları , birbiriyle iç içe geçmiş Telafer bir çatışma platformuna dönüştürülmeğe kimi güçler ağırlık vermekte. 2004 – 2008 yılları arasında büyük bir çatışma dönemi geçiren Telafer , bazı siyasi guruplar tarafından desteklenen güçler , ilçede güç elde etmeyi planlıyorlardı , kendi çıkarlarını sağlamlaştırmak için. Ama gerçeği gören halk şahlanıp , oyunları suya düşürmeye uğraşmıştı. Bu günlerde , sözde Telafer ilçesinde emniyeti sağlamak perdesi altında , ilçeyi bölmek ve yıkıcı düşünceleri uygulamak için hazır beton duvarlar konusu ortaya atılmıştır. Günümüzde ise Telafer'in güvenlik durumunda önemli gelişmeler ve ilerlemeler yaşanmaktadır. Halkın çatışmadan bıktığı ve istikrar aradığı , çatışmaya sürükleme niyetinde olanları dışladığı görülmekle birlikte , Telaferliler birbirlerine kardeşçe tam olarak güvenmektedirler. Telaferin eski toplumsal dokusuna yeniden kavuşabilir bir hale gelmişlerdi. Bunun için , tüm Telafer halkı , ortaya atılan bu yersiz , gereksiz duvarı şiddetle karşıladı , birden fazla protesto yürüyüşler , toplantılar ilçede düzenledi. Telaferin nüfusu tamamen Türkmen aşiretlerinden oluştuğu için , tüm Irak Türkmenleri ve siyasi kuruluşları , başta Irak Türkmen Cephesi olarak bu utanç verici kararı kesinlikle red ediyorlar , Telaferin bütünlüğü Irak'ın bütünlüğü demektir. Aksi hâlde bu karar yıkıcı , dar görüşlüleri çıkarları uğrunda kullanılmaktan başka bir kimseye hizmet etmez ve Irakın bölünmesine yol açan üstü kapalı bir oyunun ilk adımı olduğunu gösteren bir eylemdir. Bunun yerine , Telaferin bir an önce refaha kavuşması düşünülsün , Irak'ın 19. Vilayeti olması ve Ovacık sınır kapısının açılmasıyla , Telafer Irak ticaretinin en önemli merkezinden birisi olmaya kavuşup altyapı sorunlarını atlatacak ve çatışmaları sona erdirecek bir niteliğe kavuşacaktır , Aklın ve memleketin yüksek çıkarlarının gösterdiği yol bu.
|