Geçen ayın sonu ile, Amerikanın muharip güçlerinin ülkeden çekilmesi ile işgalin kısmen sonu geldiği ve özgürlüğün başlangıcı olarak bir dönüm noktası olarak nitelenebilen yeni dönem başlamış sayılır. 2003 yılından başlayan ülkede yedi bucuk yıllık işgalin bilançosu çok ağır oldu. Ülke şiddete teslim oldu, her köşede infilak eden bomba yüklü araçlar türlü terör eylemleri, hemen her gün değil her an silah sesleri ile yaşanan kritik, kara olaylarla dolu günlerde yaşam aksadı, her geçen gün şartlar ağırlaşıyor. En çok bu ağır faturayı siviller ödemekte. İngiliz tıp dergisi Lancet’te göre, örnek olarak yalnız 2006 yılında Irak’ta sivil kayıpların sayısının 600 bini aştığı tahminine yer vermişti. Irak’ı ve halkını sevmeyen, dar görüşlüler, Amerikan askerlerinin olmadığı Irak’ta ve çekilmesinin ardından silahlı gruplar cesaret kazanarak etnik ve mezhebi gruplar arasında yeniden bir iç savaş benzeri tehdidinin tırmanacağı ileri sürüyorlar. Irak’ta ne olabileceği ile ilgili, maalesef iyimser olmayıp şüphelere kapılmışlar. Halbuki, saatin milli geri dönmez, Irak’ın güvenlik güçlerinin, ülkede oluşan emni boşluğu dolduracak güçte olduklarını ve yeterli tecrübeye sahip olduklarını çok taraflar ve ilgililer vurgulamakla sorun, bu güçleri yönlendirmede. Bu ağır bilançolu duruma son vermek zamanı geldi, ülkede yeni bir çığır açmak gerek, özellikle günümüzde çıkmaza giden hükümet kurma konusuna son vermek koltuk sevgisinin üstünde vatan ve millet manfaatını göz önüne almak, genel seçimlerin getirdiği sonuçların delaletiyle demokrasi yöntem içerisinde bir an önce, tüm siyasi tarafların katılımıyla ortaklaşa bir koalisyon hükümeti kurulması yanında, ortaya atılan eskimiş yıkıcı projeler ki etnik ve mezhebi eğiliemli düşüncelerin red eden Irak halkı, ülkenin toprak birliğini koruyan, milli hedeflere doğru sivil, askeri, polis, mamur tüm Irak halkı birbirine sarılmak, yeniden Irak devletinin varlığını ortaya koymak, toprağına, bayrağına sahip çıkmak yanında büyük dev projelerle, Irak’ın yeniden yapılanmasını sağlamak düşüncesinin stratijisini gerçekleştirmekle özgürlüğe ve bu bağlamda güvene doğru ilk adımı atmış oluruz .
|