Türkmen Milli mücadele tarihinin parlak sayfalarında yer alan, Türkmen Milli davasının temel direklerinden ulu bir çınar, insanlık idealinin kıymetli bir üyesi daha, 12 Mart 2015 günü aramızdan ayrılıp ebediyete kavuştu. Kaybettiğimiz Türkmen Sivil Toplum Örgütünün ilk Başkanı Nihat Halil onu sevenlerin, dostluğuna doyamayanların ümit etmedikleri bir anda bilgi dolu bulunan bir zamanda aramızdan ayrılıp gitti. Geride bizleri, kendisine sonsuz sevgi ve saygı ile bağlı olanları, derin acılarla bıraktı. Kerkük’ün yetiştirdiği, bu ulu çınar, 1943 yılında, Musalla mahallesinde dünyaya göz açmıştır. İlk öğrenimini bitirdikten sonra, Kerkük’te öğretmenler okulundan mezun oldu. Kerkük’te öğretmenlik görevine atandı. Kendine seçtiği bu mukaddes ödev yolu ile öğrencilerine, milli şuuru, ana dilini öğrenme önemini, doğru yolu aşılamak, siyasi bir kuruluş kurmak başta gelen düşüncelerinden biri idi. 1970 yılında Türkmen toplumuna tanınan kültürel hakları, geri almak, ortadan kaldırmak için, hükümetin türlü bahanelerinin karşısında dostlarıyla beraber, şiddetle durdu. Dava arkadaşları ile devrik rejime karşı, protesto ettiler, Kerkük’te tüm okulların kapısı kapatıldı, tek istekleri, Türkmen eğitimi ve okulları öğretimi dönsün, bu arada, çok değerli dostlarından Hüseyin Ali Tembel Abbas Şehit düştü, hem de ulu çınar Nihat Halil ve dostları hapse atıldı sonradan Irak’ın güneyine sürgün edildi. Uzun bir zaman, Irak’ın güneyinde, sürgün hayatı yaşadı ve sıkıntılı bir yaşam geçirtti ama hiçte yılmadı, dert yanmadı, milli mücadelede, Türkmen milliyetçiliğinin uyanıp şahlanışında, milli benliğimizin kazanılmasında Nihat Halil’in rolü her zaman görünürdü, katkısı büyük idi. Çalışkanlığı, fazileti, tevazu, tahammül ve müsamahayı şahsında toplayan ve insanlığına karşı büyük sevgi ve saygısı bulunan, bu kültürlü insan, mütekâmil bir şahsiyet sahibi idi; bütün meziyetlerine sahip, yüzü her zaman gülen, müstesna bir şahsiyetti. Bunlara ilâve edebileceğimiz daha birçok hususiyeti yanında da korku diye bir şeyler bilmezdi, gençlik yıllarından ölümüne kadar, çok heyecanlı bir Türkmen milliyetçi olarak temayüz etmişti. Irak Türkmen Cephesinde önemli yeri bulunan derneklerin kuruculuk ve sorumluluğunda vazife almıştır. Üstünlükle aldığı, milli vazifeleri yerine getirmiştir. Değerli, nazik, son derece mütevazi, vefakar, ülkücü bir insandı. Ölümüyle Türkmen toplumunu, Irak Türkmen Cephesini dostlarını, yetiştirdiği öğrencilerini ve sevenlerin duyduğu açı çok derin olmuştur, hatırası daima kalbimizde, başardığı işler idrak ve takdirimizde kalacak, manevi huzurunda hürmetle eğilir, Allah’tan mağfiret rahmet dilerim. Nur içinde yatsın.
|