Türkmen toplumunun yetiştirdiği dünya çapında bir Bilim Adamı ve Türkmenlerin göz bebeği beyin cerrahi uzmanı Doktor Yıldırım Abbas Cafer Demirci ve Kardeşi Öğretmen Zeynelabidin Demirci 5 Eylül 2011 Pazartesi günü yatsı vakti, evinin önünde hunharca şehit edilmiştir. Bu büyük bilim adamının ölüm haberini büyük üzüntü ile öğrendim. Hemen kendimden sordum, acaba duyduğum bu üzücü haber gerçek mı! yalan mı? hiçte gerçeğe uymayan ve ilgisi olmayan yersiz bir haber. Bir bilim adamı, ülkede misli olmayan bir beyin cerrahi, insanoğlunun, dini, dili neyse hiçte ayırmadan, bir gözle bakan, hizmet veren, insanlığa hizmet için kendini adayan insan, yoksulları parasız muayene, ameliyet eden, akademik bir bilgin, tıp alanında, özellikle beyinle ilgili zengin bilgisini, yıllar boyu edindiği tecrübelerini tıp öğrencileriyle, meslektaşlarıyla yeni tıp metotlarını öğreten, kendisiyle çalışanlara iyi bir rehber, iyi görüşlü, mantıklı, düşünceli, konuşmaları latife, güler yüzlü, insanlara kendisini sevdiren, İslam dinine bağlı, gizlice yoksullara cömertce yardım eden, dost, akraba aktaran, memleket sever, nadide ve gözde bir bilim adamı, beyin cerrahi olan Doktor Yıldırım gibi ilim adamının öldürülmesi makuldür! Hiçte akla sığmayan ve yer yüzünde misli görünmeyen bir cinayet, bir vahşet, lanet teröre, uygulayanlara, uygulandıranlara, bu gibi terör eylemlere göz yumanlara ve insanlık düşmanlarına. Merhum, Dakuk’un, ‘Tavuk’ soylu ve tanınan meşhur Demirci Aşiretinden olan Kerkük’te ve Dakuk ilçesinde sağlıklı bir nesil yetiştiren meşhur muallimlerinden ve mürebbilerden olan Abbas Cafer Efendinin oğludur. Şehidimiz 1961 yılında Kerkük’ün sarıkahya mahallesine bağlı çiniciler sokağında gözlerini dünyaya açmıştır. İlk, orta, lise öğrenimini Kerkük’te bitirdikten sonra Bağdat Üniversitesinin. Tıp Fakültesinden pek iyi notla mezun oldu. Sonradan, aynı Fakültede bilimsel çalışmalarını yaptı. Irak’ta Beyin cerrahi Profesörü, Meşhur Dr. Sa’dil el-vitri hocadan Doktora ve yüksek diplomasını aldı beyin cerrahi uzmanı olarak, Kerkük hastanelerinde insanlığa hizmet etmiştir. Şehidimiz, hayatı boyunca, durmadan çalışmış, bütün enerjisini, ilmini, memleket ve insanlığa hizmet etmiştir; Tıp alanına hasretmiş, şöhreti sınırları aşarak yabancı memleketlerin bile takdirine mazhar olmuş, emsalsiz bir doktor, çok iyi bir ailenin evladı olarak yetişen Dr. Yıldırım Demirci’nin terbiyesine, nezaketine zarafetine hayran olmamak imkânsızdır. Bu cinayetin failleri, Türkmen milletinin varlığını yok etmeye, çizilen bir yıkıcı terör eylemidir. Toplumu yıldırmak için, başta gelen yetenekli doktorlarını, iş adamlarını, çocuklarını fidye karşılığı olarak kaçırma, sonradan da hunharca öldürmek, Türkmen toplumunu hedef almıştır. İşte bilginimizde, bu vahşetin kurbanı gitmiştir, Teröristlerle yiğitçe direnmiştir, zilleti kabul etmemiştir, ölünceye kadar teslim olmamıştır, şehitlerin yolunu izlemiştir, herkese kısmet olmayan şehitler kervanına katılmıştır. Bu mertçe direnişin, arkasından hemen tüm Türkmen milleti de ayakta durmuş, şiddetle yapılan cinayeti haykırarak, misli görünmeyen Kerkük'te dev bir protesto gösterisi gerçekleşmiştir. Şehitlerimizin kanı yerde kalmamak için, faillerin bir gün önce bulunmasını parlamentodan, merkezi ve yerel hükümetlerinden talep ederek adalete verilmelerini istemişlerdir. Bunun yanında da, bu cinayetlere ve terör eylemlerine son vermek için Türkmenlerinde diğerleri gibi bir gücü olmalıdır, bu gücünde bir an önce kurulmasını, devlet sorumlularından istenmiştir; bu gibi terör eylemlere, dur desin ve kritik durumlara son verilsin. Şehitlerimize Allahtan rahmet, cennet mekanları olsun, Türkmen milletinin başı sağ olsun, ailesine de yüce Tanrıdan sabırlar dileriz.
|