IRAK Türkleri Ortadoğu coğrafyasının en saygın ve haklı milletlerinin başında gelir. Türkmenler olarak Suriye-Irak-İran topraklarında yanı başımızda bizim kadar Anadolu’ya aittirler. Zaten bu coğrafyayı bereketiyle Anadolu beslemiyor mu? Suriye’de yaşanan dramda Türkmenlerde büyük acı çekiyor. Esad’ın canileri Türkiye’nin son gelişmelerdeki yaklaşımından dolayı Türkmenlerden intikamını alıyor. Türkiye’deki siyasetçilerimiz ne yazık ki Türkmenlerin sesi olup desteklerini veremiyorlar. Hâlbuki Türkmenler yaşadıkları öz topraklarında TÜRK olmanın bedelini kanlarıyla ödüyorlar. Irak topraklarında yaşanan şiddetten başta Kerkük olmak üzere Türkmenler nasibini alıyor. Irak Türkmen Cephesi’nin kuruluşunun 17. Yılında Türkmenler şiddete ve saldırılara hedef oluyorlar. Bunun birçok nedeni olsa da başlıca nedeni petrol bölgelerinden Türkmenleri uzaklaştırmak, Irak’ın olası bölünmesinde Kürt Bölgesel yönetimine bağlamak için bir Türkmen toplumu hazırlamak ve Kerkük petrol gelirini elde eden Barzani’ye bağımsızlık yolunu açmak. Tüm bu senaryoları yazanlar elbette Türkmenlerin iç çekişmesini de unutmadılar. Birlik içinde olması gereken Türkmen siyasetçileri ve toplum önderlerini birbirine düşürmek için tüm kanalları çalıştırıyorlar. 17 sene evvel tüm Türkmen siyasi figürlerini çatısı altında toplayan BİZİM CEPHEYE sürekli saldırılıyor. Fitne ile fesat ile dedikodu ile ayak oyunları ile ve elbette silahlı saldırı ile.
Erşat Salihi
Biz gazeteciler dayanağı olmayan hiçbir şeyi yazmayız. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Irak Türkmen Cephesi'nin Başkanı Erşat Salihi ve beraberindeki heyeti kabul ettiğinde, Erşat Salihi'yi ''büyük bir mücahit'' olarak nitelendirmişti. Gül ''Saddamdöneminde Türkmen dayanışmasından dolayı 9 sene Ebu Garib Cezaevi'nde yatan, bir kardeşini şehit veren ve bütün ailesi Kerkük'ten Irak'ın güneyine sürülen ve o dönemlerde çok büyük cefalar çekmiş bir arkadaşımızdır. Bugün de şimdi yine maalesef bazı saldırılarla karşı karşıya gelmektedirler. Ama kendisi gayet çok iyi bir Türkmendir ve aynı zamanda da Irak'ın birliği, bütünlüğü ve Irak'ın güçlü bir Irak olmasına gönülden inanmış bir arkadaşımızdır. Bu bakımdan inanıyorum ki kendileri bir taraftan Türkmenlerin hak ve hukuklarını en iyi şekilde savunurken, diğer taraftan da Irak'ın genelde hakkına, hukukuna Irak'taki kardeşliğe, Sünniler, Şiiler, Kürtler, Türkmenler, Araplar hepsinin nihayetinde Irak vatandaşları olarak kardeşçe ve birlik ve beraberlik içerisinde yaşamalarına katkı sağlayacak bir anlayıştadır.'' Demişti. Şimdi Türkiye Cumhuriyeti’nin devlet başkanı ve aynı zamanda dünyada dış politikaların en iyi isimleri arasında gösterilen Abdullah Gül bunları söylerken ITC içinde ve dışında Erşat Salihi’yi devirmek için SİNSİ ve düşmanca bir oyun oynanıyor. Eğer söylenenler doğruysa Dışişleri Bakanlığı Irak Masası ve ıTC Ankara temsilciliği ile Türkmeneli TV içindeki isimlerde sürece müdahil olmaya başlamışlar. Amaç Irak’ın bütünlüğünü ve Türkmenlerin haklı davasını savunan Erşat Salihi’yi devirerek yerine Kürtlerle Kerkük’ü ortak yönetimi kabul eden, Irak’taki Türkmen varlığını 3 milyondan 1 milyona düştüğünü açıklayacak, İsrail, Rusya ve ABD elçiliklerine sık sık giden ve burada özel ilişkileri de olan devşirme bir Türkmen siyasetçi düşünülüyor. Elbette bu çalışmalardan Başbakan Erdoğan ve bakan Davutoğlu’nun haberi yok. ITC’de yaşanacak olan olası bir başkanlık kavgasında Başbakan Erdoğan ve bakan Davutoğlu’na verilecek rapor belli’ ’Türkmenlerin koltuk kavgası’’ olarak bir oldu bitti yaşatılmak isteniyor. Birde dışişleri Irak masasındaki bazı isimlerin ve Türkmeneli Tv’den bu sürece müdahil olan isimlerin olasılığı ise şu soruyu akla getiriyor. Bu tavır kurumsal mı? Kişisel çabalar mı? Eğer kurumsal olarak bu işlere karıştılarsa ikinci soru akıllara geliyor.PKK ile OSLO görüşmeleri gibi Irak Türkleri ve Kerkük için SIR KÜPÜ sürecimi çalışıyor. Yani Bölgesel Kürt-Kerkük yönetimi için yeni yandaş Türkmen siyasetçiler mi aranıyor. Bu sorular cevap bekliyor.
TBMM’ne görev düşüyor
Türk dış siyasetinin ana belirleyicisi TBMM siyasi iradesidir. TBMM dış işleri komisyonu, emekli elçiler ve dış işleri bakanlığı yapmış uzman vekiller var. Ve Ahmet Davutoğlu Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı. Ve Başbakan Erdoğan seçmenin büyük desteğini alarak kendi tabiriyle ustalık döneminde bir siyasetçi ve AKP. Ana muhalefette kurucusu Atatürk olan CHP, muhalefette Türk Dünyasının başbuğunun kuruduğu MHP ve BDP. Suriye, Iraksınırların öteki yanı değildir. Bunu yaşadığımız süreçte canlı olarak görüyoruz. Tıpkı İran gibi. Şam-Bağdat-Tahran’ın gözü kulağı hep Ankara’dadır. Bizimkilerinse Washington’da. İşte bu tezat Türk dış politikasında bugün yaşanan sıkıntıların pusulasıdır. Ama şunu herkes aklına kazımalı’’Birileri Ankara’da klimalı ofislerinde Irak Türkleri için ayak oyunları senaryoları yazıp Suriye’deki olayları ekrandan izlerken Kerkük’te, Türkmenlinde, Suriye’de Hama ve Humus ‘ta Türkmenler TÜRK olmanın bedelini ödüyorlar. Bizim Türk dışişleri kendi insanına, coğrafyasına ve dünyaya FRANSIZ kalan diplomatlardan çok çekti. Herkes TÜRKMENLERE saygı duyacak. Kimse Türkmenleri hafife almasın. Onları Irak ve Suriye’de bir avuç olarak kimse görmesin. Başınızı kaldırıp bakın ANADOLU dimdik TÜRKMENLERİN yanında. Tıpkı tarihte olduğu gibİ bu da zaten SIRKÜPÜ değil.
|