Kimse sormasın bana Neden öyle ağlıyorum inim inim Bir evimiz vardı orda Yalnız kaldı İki tavuk bir keçimiz Yalnız kaldı Kitaplarım Yalnız kaldı *** Bir evimiz vardı orda Bir avuçtu, Bir avuç iki parmaktı Beyazdı duvarları süt beyazı Tavanı ak mı aktı Serindi yaz günleri Kış günleri sıcaktı Baharlarda bahardı Güzlerde de bahardı Kimse sormasın bana Neden böyle ağlıyorum inim inim *** Bir evimiz vardı orda Yalnız kaldı Annem çamur yoğurdu Babam tuğlayla yaptı Ben damını süpürdüm Ablalarım, Bir portakal iki elma ağacı Diktiler avlusuna Ağaçlar da ne çabuk, ne de çabuk Uzadılar gökyüzüne Bar vereceklerdi bu yıl Hem portakal yiyecektik hem elma Orda kaldı Bir evimiz İki tavuk bir keçimiz Bir portakal iki elma ağacımız Yalnız kaldı Kimse sormasın bana Neden öyle ağlıyorum inim inim *** Büyük ablam nişanlıydı Amcam oğlu Yaşar’a Yaşarda ne Yaşar’dı Boyu uzun bir çınardı Omzu geniş Bir bisiklet bir av tüfeği vardı Evimize geldiği gün Beni alır kucaklardı Köyümüzü terk ederken Orda kaldı Evimizi savunmaya teröristlerden İki tavuk bir keçimiz Bir portakal iki elma ağacımız Bir de Yaşar Orda kaldı. *** Annem artık göremiyor Şekeri beş yüze çıkmış Nasıl da çıkamaz ki Köyümüzü basarlarken Deli deli çılgın çılgın Koşuyorduk bir öteye bir beriye Sonra yollara düştük Bu yol iniş o yol çıkış Fırtınalar kopuyordu kanımızda Korkumuzdan Kara köpekler vardı Arkamızdan Azgın azgın havlıyordu Kimse sormasın bana Neden öyle ağlıyorum. *** Kızılay’ın dağıttığı yemekler Anneminki gibi değil Oksit kokuyor sanki İnmiyor boğazlardan Babam kusuyor yerken Evimizi düşünüyor galiba Orda kalan Uzaklarda yalnız kalan İki tavuk bir keçiyi düşünüyor Bir portakal iki elma ağacını Yaşarı da, anlaşılan Kimse sormasın bana Neden böyle ağlıyorum inim inim Kimse sormasın bana Nereden geldim, kimim Kimse sormasın bana Ben her kese küskünüm *** 11. 8. 2014
****
|